Anasayfa / Kültür Sanat / Dansa buyurmaz mısınız?

Dansa buyurmaz mısınız?

Üçüncü albümleri ‘Kindred’de açık ettikleri en belirgin şey şu: Artık dans pistinden hiç çıkmıyorlar. ‘80’lerin synth-popunu günümüzde en iyi icra eden oluşumlardan biri olan Michael Angelakos ve ekibi, 10 şarkı boyunca eğlenceli melodilerin yanı sıra, biraz funk ve biraz da groovy pop altyapıları eşliğinde sizi dans etmeye adeta zorluyor. Mutlu, pozitif bir albüm. Bu havalarda iyi gelir…

YILIN RAP ALBÜMÜ ADAYIM

Siz bakmayın Kendrick Lamar’ın şişirilmesine, bu yıl rap dünyasında onunkinden çok daha iyi albümler çıktı. Mesela Yelawolf’un ‘Love Story’ adlı yeni albümü. 2005 yılından beri albümler yayımlayan 35 yaşındaki Amerikalı rap’çi, bu albümüyle nihayet patlamasını yaptı. ‘Nihayet’ diyorum, zira kendisi geniş kitleler tarafından keşfedilmeyi çok daha önceden hak etmişti. Neyse; geç olsun, güç olmasın demişler… Yelawolf ‘Love Story’de Eminem’in de desteğini alarak (bkz. ‘Best Friend’ şarkısı) rüştünü kanıtlamış oluyor bir bakıma. Şarkıların pek çoğunda rock enstrümanlarının kullanılmış olması, ortaya bir ‘rap rock’ tarzı da çıkarıyor ve her iki türü de sevenler için (mesela ben) müthiş bir kıvam oluşturuyor. Rap ve rock’ı aynı anda sevebilen, önyargısız, komplekssiz dinleyicilerin çok zevk alacakları bir albüm bu, sakın ıskalamayın!

KENAR MAHALLENİN AĞIR ABİLERİ

VEYasin ve Evren BESTA ikilisinden oluşan Mode XL, şu sıralar Türkçe rap camiasının yükselen yıldızı. İkilinin yaptığı müziğe ben ‘racon rap’ diyorum. Ses tonları, şarkı sözleri, tavırları falan tam ‘kenar mahallenin ağır abileri’ formatında. Şahsen bana itici gelen bir ‘şekil’ bu. Ama müzikleri kötü değil, hele de Türkçe rap standartları açısından değerlendirildiğinde gayet iyi oldukları da ortada. O yüzden siz bana bakmayın, Türkçe rap’te Ceza’nın yükselttiği çıtaya yaklaşabilecek birilerini arıyorsanız, ‘Mavzu Makamı’ adlı yeni albümlerini dinleyin. Üzerinde kafa yorulmuş altyapılar, incelikli bir enstrüman işçiliği, dile dolanan kafiyeler, klas bir sound sizi bekliyor.

BU ALBÜM ONLARIN MİLÂDI

The Vaccines, 5 yıl önce Londra’da kurulan bir rock grubu. Rock derken, tam olarak ‘60’lardaki ve ‘70’lerdeki kök hâlinden bahsediyorum. Tabii içine günümüzün yüksek teknolojisi sayesinde güçlü bir sound’un katık edildiğini de vurgulayayım. Yani tam bir retro anlayış yok. Müzik öyle, ama sound bugüne layık. İyi bir şey bu. Gürültülü, cayır cayır bir rock dinletiyor grup üçüncü albümü ‘English Graffiti’de. Detaya girersek şu alt türler karşılıyor bizi bu albüm: indie rock, garaj rock, post-punk revival, psychedelic rock, elektronik rock ve sörf rock. The Vaccines önceki iki albümünde indie rock’tan ötesine geçemiyor, kabuğunu bir türlü kıramıyordu. Bu sefer tamamdır. Gitarın sesini açınca puzzle’daki eksik parça tamamlanmış.

HEM POP HEM ROCK

Modest Mouse 1993 yılında kurulmuş olmasına rağmen öyle sık aralıklarla albüm yayımlayan bir grup değil. 22’nci yıllarında 6’ncı albümlerine yeni ulaştılar. 2007’den beri sesleri solukları çıkmıyordu, geri döndüler. ‘Strangers to Ourselves’ genel olarak indie rock kalıbı altında değerlendirildi ama içinde bolca pop unsuru da bulacaksınız, şaşırmayın. Arizona’daki (ABD) simetri harikası yerleşim birimi Venture Out RV Resort’un kuşbakışı görüntüsünü bu albüm için kapak görseli olarak kullanan grup, şu sıralar alternatif bir şeyler dinlemek isterseniz ilk tercihlerinizden olabilir. Yine de çok bel bağlamayın, sıkıcı şarkılar da var albümde. En çok ‘90’ların Brit rock akımına aşina kulakların radarına girecek bir iş neticede. O kulaklar kaçırmasınlar.

Hakkında KILIÇ Nurettin

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*